Promaja RPG


Promaja, bundan çok uzun zaman önce, üç yüce kişi tarafından kurulan bir şehirdir. Cennet Şehir olması istenilmesine rağmen zamanla tam aksi olmuştur. Geçen yüzyıllar ile eş zamanlı olarak gelişen Promaja büyük bir bilim & sanat şehridir. Kurucularının ruhu hâlâ geceleri ara sokaklarda gezerek tüylerinizi ürpertebilir ya da siz uyurken saçlarınıza usul öpücükler kondurabilir. Sabahları rengarenk ve neşe dolu olan bu şehir, güneş ufuk çizgisinde kaybolduğu anda sessizliğe ve karanlığa gömülür. Bir ses mi duyuyorsun? Yatağından çıkma. Orada güvendesin.

Veya öyle sanıyorsun.

Balera: Güç ve cesareti simgeleyen bu kadın, Promaja'nın karanlık gecelerinden sorumlu olan isimdir. Birlikte çalıştığı diğer iki kurucu Candido ve Onorio'ya ihanet ederek şehri tehlikeli ırkların yeni yuvası yapmıştır. Orenda semtinin kurucusu olan Balera, bu şehri bilim açısından oldukça çok geliştirmiştir. Kişisel evi oradadır. Ancak ihaneti anlaşılınca Onorio tarafından kafası koparılarak öldürülmüş, ağaçların arasında kitaplarla dolu olan kulübesi ise bedeni ile birlikte yakılmıştır. Kitapların arasın bulunan ve Promaja'nın kuruluş tarihini Balera'nın gözünden anlatan kitap, diğer tüm bilimsel değerler ile küle dönmüş durumda...

...mı acaba?


Onorio: Saygıyı ve onuru simgeleyen Onorio, şehrin bir diğer kurucusudur. Mágoa semtinde yaşayan bu bilgin adam aynı zamanda elflerin yaşayacağı ortamı hazırlamıştır, bu sebeple elfler tarafından kutsal görülmekte. Büyük Promaja Üniversitesi'nin temellerini atarak onu günümüzdeki haline getirmeyi başaran Onorio'nun mezarının ise Màgoa sahilindeki kayalıkların birinin altında olduğu söyleniyor.


Candido: Cennet Şehir olması planlanan Promaja fikrini ortaya atan ilk kurucudur. Hayal gücü ve saflığı temsil eder. Şehrin sanatsal ve eğlenceli tarafı tamamıyla Candido'ya aittir, eski müze ve sanat galerilerinin hepsinin temelinde parmağı vardır. Öyle ki şehrin en büyük lunaparkı bile onun ismini taşıyor. Renkli tabelalar ve eğlenceli alanlar ile süslemeyi düşündüğü şehir Baleria tarafından bunun tam tersine dönüştürüldüğünde Onorio'nun aksine bu ihaneti kabullenememiş, saflığını bir kenara bırakarak masum bedenini günahlarda boğmuştur. Bazı yarı sirenlerin soyunun ona bağlı olmasının sebebi de budur.

• Yönetim hesabı olan @rpgpromaja hesabını takip etmek zorunludur. Ayrıca yönetim hesabının takip ettiği tüm oyuncuları da takip etmelisiniz.

• Rezerve süreniz iki gündür. İki gün içinde gelmezseniz rezerve düşer, karakter alıma açılır.

• Unutmayın ki bu kurgulu bir roleplay. Karakterinizi gerçek hayattaki gibi bir şarkıcı yahut oyuncu olarak oynatamazsınız. Yazdığınız kurguyla hareket etmelisiniz.

• Oyuna ait yan hesapları (@promajaduo, @promajachao, @promajanon, @promajanunt.) takip etmek zorunludur.

• Tanıtım tweeti atmak zorunda değilsiniz ancak oyuna girdikten sonra iki gün içinde paylaşım yapmalısınız.

• Kurgulu bir roleplay olduğumuzdan, kendinize bir karakter yaratmalı ve bir kurgu oluşturmalısınız.

• Oyunumuzda duyuru, beğeni, sohbet, out sohbet ve her ırka özel gruplar vardır. Duyuru ve ırk grubunda bulunmak zorunluyken diğer üçü sizin seçiminize kalmıştır.

• Beğeni grubunda bulunmayan oyuncular günlük en az on post beğenmelidir.

• Üç tane uyarı alan oyuncular oyundan atılır.

• Irk ifşalayan oyuncular oyundan atılır.

• Irkınızı açıkça söylemek yasak olmasına karşın, postlarınızla ufak ipuçları vermek yasak değildir.

• Out konuşmak için #prout tagini kullanmak zorunludur.

• Günlük out tweet sınırınız (ana veya yan hesaplara atılan mentionlar hariç) beş tweettir.

• Aktiflik süreniz beş gündür. Beş gün boyunca post atmayan oyuncular oyundan atılır.

• Sürekli olarak aralıklı paylaşım yapan oyuncular uyarı alır.

• Her hafta düzenli mention ve beğeni kontrolü olacaktır. Kurallara uymayanlar uyarı alır.

• İzin alabilmek için en az bir haftadır oyunda bulunmanız gerekmektedir. Gizli cevap: Myriogum. Bir ay içinde en fazla iki hafta izin alabilirsiniz.

• Birden fazla karakter alamazsınız.

• BL, GL ve NL serbesttir ancak mpreg yasaktır.

• RPin postlarınızda Türkçe'yi düzgün kullanmak zorundasınız.

• Oyundaki hiçbir oyuncuyu engelleyemezsiniz. Uyarı sebebidir.

• Anasayfa kurgularınızda #proficta tagini, mesajlaşma postlarında #prodisputa tagini kullanmalısınız.

• İlişkilerinizi resmileştirmek adına @promajaduo hesabını etiketleyerek bir post atmalısınız.

• Öldürme roleplayleri yazarken karşı tarafa kendini koruması için en az bir roleplaylik süre tanımalısınız.

• Oyuna bağlı olmayan maksimum beş hesap takip edebilirsiniz. Yine aynı şekilde oyuna bağlı olmayan hesapların tweetlerini retweetleme sınırınız ise günlük üç tanedir.

• Irklara alımlar için belirli bir sınır vardır. Oyuncu sayısı arttıkça ırklarda da yer açılacaktır. Şimdilik her ırka yalnızca on kişi girebilir.

• Öldürme roleplayleri yazarken ana hesabı da ekleyerek ölecek kişi/ler, öldürecek kişi/lerin olduğu bir grup kurmalı ve roleplayi orada yazmalısınız. Böylece olası bir haksızlık durumunda adminler duruma el atabilir.

Sizin:


‡ Adınız:
‡ Soyadınız:
‡ Yaşınız:
‡ Şu an hangi roleplaylerde oynuyorsunuz?:
‡ Kaç senedir roleplay ortamındasınız?:


Karakterinizin Gerçek Hayattaki:


‡ Adı:
‡ Soyadı:
‡ Grubu (ulzzang, model vb. ise belirtiniz.):


Karakterinizin Kurgudaki:


‡ Adı:
‡ Soyadı:
‡ Yaşı:
‡ Irkı:
‡ Yaşadığı Semt:
‡ Kurgunuz:
‡ Gizli Cevap:

Elfler:

Elfler Orta Dünya üzerindeki parlak Yıldızlara yeniden ışık verildiği anda, uyanış suyunun yanında gözlerini açtılar. Bu halkın yaratıldıkları anda ilk gördükleri şey yeni yıldızların ışığı oldu. Bu nedenle Elfler, yıldız ışığını her şeyden çok sever. Uyandıkları anda Elflerin gözüne giren yeni ışık orada kalmış ve bu andan sonra gözlerinde parlamaya devam etmiştir. Dış görünüş olarak normal insanlardan daha güzel görünürler. Büyük bir ırk savaşının ardından Promaja'ya gelmiş ve buraya yerleşmişlerdir. Ok kullanmak konusunda ustadırlar ve 1200 yıla yakın süre yaşayabilirler. Normalde barışçıl olan bu ırk, kendini tehlikede hissettiği anda saldırganlaşabilir. Doğal ve gökyüzünü görebilecekleri ortamları severler ve bu yüzden genel tercihleri deniz kenarlarıdır.


Yetenekleri:

• Ok kullanma konusunda tam olarak ustadırlar.
• Büyü yapabilirler, ancak kara büyü konusunda yeteneksizlerdir. Şifacılar elfler arasında bolca bulunur.
• Güçlerini yıldızlardan alırlar ve sabahları Güneş, geceleri gökyüzünü süsleyen diğer yıldızlar onları dinç tutar. Bu yüzden her daim güçlüdürler, dolunaylar ve tutulmalar hariç.
• Kurtboğan ve lotus tüm elflerde bulunur. Kendilerini kurda dönüşmekten ve saldırıya uğramaktan böyle korurlar.
• Bir karşılık almadıkça iyilik yapmazlar. Hoşlarına gidecek bir teklif ise hayatınızı kurtarabilir.
• Oldukça bilginlerdir. Uzun süre yaşarlar ve yaşlı görünmezler.
• Çok ağır olmadıkça kendi yaralarını iyileştirirler.

Zayıflıkları:

• Bir elf de aynı bir insan gibidir. Ağır yara alırsa kendini iyileştiremez.
• Kalbine verilecek bir darbe, elfleri öldürür.
• Gökyüzünü göremeyeceği kapalı bir ortam elflerin güçlerini kaybetmesine sebep olur ve normal bir insan kadar savunmasız kalırlar.
• Kafasının koparılması veya boynunun kırılması bir elfi öldürür.
• Gözlerinin kapatılması bir elfi güçsüz bırakır. Yıldızlardan aldıkları gücün elçisi gözleridir.

Yarı Sirenler:

Deniz Perisi formunda tasvir edilirler. İnsan ve Siren karışımı olan yarı sirenler, tenleri suya değdiği anda bir deniz insanına dönüşürler. Geçmişleri Sirenum Scopuli adı verilen son derece tehlikeli bir kayalığa dayalı olan bu canlılar, Sirenler tarafından reddedilince kendilerini Promaja'da bulmuş ve burada yaşamaya başlamışlardır. Şehrin kuruluşunda oldukça büyük katkıları vardır. Hatta öyle ki bazı Yarı Sirenlerin soyu şehrin üç kurucusundan biri olan Candido'ya dayanır. Dolunayda oldukça tehlikelidirler, öldürme isteklerini kontrol edemedikleri ve Siren dürtülerinin onları eline geçirdiği tek andır. En fazla yüz sene yaşarlar ve yaşlanmazlar.


Yetenekleri:

• Yarı Sirenler kendilerini geliştirirlerse suyu kontrol edebilirler.
• Avlanmak istediklerinde, Siren atalarından aldıkları güzel sesi kullanarak insanları kendilerine çekerler. Ve saldırıya geçtiklerinde dişleri bir kurt kadar sivri olur.
• Oldukça güçlülerdir. Hem insan hem de Siren formlarında, kendi ağırlıklarının on katını kaldırabilirler.
• Suyun içindeyken çok güçlülerdir. Oldukça çevik ve hızlı hareket edebilirler.
• Dolunayda güçleri en yüksek kademeye ulaşır ve avlama isteklerini kontrol edemezler.

Zayıflıkları:

• Yarı Siren oldukları gibi yarı insanlardır, bir insanı öldüren her şey onları da öldürür.
• Sudan uzak kalırlarsa güçsüzleşirler.
• Ses telleri zarar görürse avlanamazlar. Arka arkaya üç dolunay boyunca avlanmayan Yarı Sirenler ölür.
• Karadayken suda oldukları kadar hızlı değillerdir, birden fazla kişi tarafindan saldırıya uğrarlarsa kurtulmaları zor olur.
• Bacaklarına alacakları darbeler onları ölüme götürebilir.

Vampirler:

Vampir ırkının geçmişi de aynı geleceği gibi sonsuzdur. İlk vampirin, efsanelere dayanılarak, kendi kardeşinin hayatını alan Caine olduğu söylenir. En güçlü vampir ise bilindiği üzere Drakula'dır. Kan emerek beslenen bu ırk, uzun süre kan ile beslenmezse güçsüzleşir ve en sonunda ölüme yaklaşır. Hayvan kanıyla beslenen bir vampir insan kanıyla beslenen bir vampirden daha güçsüzdür. Sonradan dönüştürülen vampirler safkanlara göre daha güçsüzdür. Ölümsüzlerdir.
Promaja'da yaşayan vampirlerin dört tane altın kuralı vardır.
Kural Bir: Gizlilik. Kendi kanından ve kendi soyundan olmayan kimse ırkını bilemez.
Kural İki: Bölge. Her vampirin kendi özel bölgesi vardır ve oraya giren diğer vampirler bölge sahibine saygı duymalıdır.
Kural Üç: Nesil. Başka birini ancak kendi soyundan olan büyüklerin onayı ile dönüştürebilirsin.
Kural Dört: Sorumluluk. Dönüştürdüğün insan senin kendi sorumluluğundur. Başka vampirlere yük bindirmeden onu kendin eğitmelisin.


Yetenekleri:

• Dönüşüm geçirip geçirmemeleri fark etmeksizin oldukça güçlü ve hızlılardır.
• Çevik hareket edebilirler, hızlı koşmaya başladıklarında görülmezler bile.
• İnsanların zihnini silebilirler. Örneğin birinin kanını emdikten sonra, bunu unutmasını sağlayabilirler.
• İnsanların zihnini okuyabilirler. Onların aklından geçen her şeyi bire bir bilirler.

Zayıflıkları:

• Gümüş ve gümüşten yapılan her şey vampirlere zarar verir.
• Kalbine kazık saplanan bir vampir kesinlikle ölür.
• Kafası koparılan veya boynu kırılan bir vampir ölür.
• Uzun süre insan kanıyla beslenmeyen vampirler güçsüzleşir.
• Uzun süre hayvan kanı içen vampirler güçsüzleşir.

Tengezerler:

Soyu oldukça eski olan bir diğer ırktır. Tengezerler bir kere gördükleri bedenin biçimini alabilir, o kişinin sahip olduğu yeteneklere sahip olabilirler. Ancak bu biçim değiştirmenin bir süresi vardır. Yaklaşık iki saat sonunda yeniden kendi bedenlerine dönüşürler, eğer bu süreyi kontrol etmezlerse dönüşümleri oldukça acı verici olur ve bir Elf yardım etmeden acılarından kurtulmalarının imkânı yoktur. Hayvanlar da bu dönüşümlere dahildir, ancak bedenlerini yalnızca canlı olarak gördükleri hayvanlara çevirebilirler ve insan bedenine girmekten daha yorucu ve acılı bir dönüşüm olur. Bu yüzden çoğu tengezer büyük bir tehlikede olmadıkça kendilerini bir hayvana dönüştürmezler. Bir insanı tengezer yapmak için büyü gereklidir. Ölümsüz değillerdir, bir insanla aynı sürede yaşlanır ve ölürler. İyi periler tarafından sevilmezler, kötü periler ise kolayca dostları olur. İki tane kalpleri vardır.


Yetenekleri:

• Sadece bir kere bile birini görmeleri, onların biçimine girmeleri için yeterlidir.
• Girdikleri bedenin yeteneklerine sahip olurlar. Örneğin güzel resim çizebilen birinin bedenine girerlerse güzel resim çizebilirler, bir kurt bedenine girerlerse o kurt kadar güçlü olurlar.
• Bir tengezer ve başka bir tengezer birlikte olmadıkça tengezerler safkan olmaz, bu yüzden sonradan tengezer olanlar kara büyüleri iyi bilir. Ancak bir elf veya peri olmadan uygulayamazlar.

Zayıflıkları:

• İki saat içinde kendi bedenine dönmeyen bir tengezer, elf bulmadığı sürece iyileşemez.
• Bir insan gibilerdir. İnsanları öldüren her şey onları öldürür.
• Kalplerinden birine bile zarar gelirse ölebilirler.
• Lotus çiçeği tengezerlere büyük hasar verir ve hatta öldürür.

Kurtadamlar:

Alfa: Alfalar beta kurtların yöneticisidir. Her sürünün yalnızca bir tane alfası olabilir, alfanın yerine geçmek isteyen sürüdeki diğer kurtlar onu öldürmek zorundadır. Alfayı öldüren kurt yeni alfa olur. Alfa bir kurt, insanları ısırarak onları dönüştürebilir ve sürüsünü böyle oluşturabilir. Öldürdükçe güçlenirler ve güçlendikçe kana olan açlıkları artar. Dönüştüklerinde kürkleri gece kadar siyah, gözleri ise kan kadar kırmızı olur. En güçlü kurtlardırlar ve iki alfa birbirine düşmandır. Sürekli bir güç yarıştırma isteği bulundururlar. Yeterince güçlü olduklarını düşünen alfalar birbirlerine saldırabilirler. Dolunayda güçleri en yüksek raddeye ulaşır.

Beta: Alfaların kurdukları sürüler betalardan oluşur. Dönüştüklerinde kürkleri kahverengi ve gözleri gri olur. Alfayı öldürerek alfa, sürüden ayrılıp omega olabilirler. Sürüleri ile daha güçlülerdir. Sürüye katıldıklarında alfalarına bağlılık yemini etmelilerdir. Oyuna başka bir ırk ile girip sonradan bir alfa tarafından betaya dönüştürülen oyuncular da beta olarak oyuna giren oyunculardan farksız olmayacaktır. Dolunayda güçleri en yüksek raddeye ulaşır.

Omega: Omegalar, sürüsüz kurtlardır. Sürüyü reddetmiş yahut sürüye ayak uydurmadığı için sürüden atılmış olabilirler. Bir alfa, omega olamaz. Bir betanın ise omega olması an meselesidir. Alfa ve betalardan uzak, tek başlarınadırlar. Kendi kendilerine avlanırlar. Isırdıkları kişiler beta olmaz. Bir alfayı öldürerek onun yerine geçebilirler. Dönüştüklerinde kürkleri gri ve gözleri yemyeşil olur.

Yetenekleri:

• Kurtadamlar bir vampir kadar olmasa bile oldukça hızlılardır.
• Çeneleri çok güçlüdür, birkaç ısırık darbesi ile avlarını öldürebilirler.
• Refleksleri çok iyidir. Bir kurtadam gelecek olan tehlikeyi hissettiği an hamle yapabilir.
• Dönüştüklerinde koku alma yetenekleri en üst seviyeye çıkar. Avlarını böyle bulabilirler.
• Dönüştüklerinde görüş açıları genişler. Normal bir insandan çok daha uzağı, net bir şekilde görebilirler.

Zayıflıkları:

• Kurtboğan çiçeği kurtadamların nefesini keser ve onları öldürür.
• Boyunlarına verilebilecek akıllıca bir darbe kurtadamlara büyük hasar verir.
• Boynu kırılan bir kurtadam ölür.

Periler:

Ağaçlık ortamlarda yaşayan periler, doğanın koruyucusu olarak bilinirler. Normalde bir insandan farksız olan bu canlılar istediklerinde bir yaprak kadar hafif ve şeffaf kanatlarını açabilirler. Büyü konusunda ustadırlar, doğaya zarar vermeyen herkese, ırklarını görmezden gelerek, yardım ederler. Elfler ile yakınlardır ve en az onlar kadar güzellerdir. Ancak her iyi şeyde olduğu gibi periler içinde de kötü olanlar vardır. Bunlar da aynı normal periler gibi görünürler. Kanatları ise günahlarıyla bezenmiştir, siyah ve şeffaflardır. Kanatlarını açmadıkça normal bir periden farksız dururlar. İyi periler ile birlikte yaşayıp, kendilerini belli etmemeyi deneyen bir ırktır.


Yetenekleri:

• Periler çok iyi büyücülerdir.
• Uçabilirler ve bu konuda oldukça iyilerdir.
• İyi periler doğayı koruyarak yine doğadan güç alır, kötü periler ise doğanın içindeki sinirli ruhlar ile kendini yüceltir.
• Ayinler yapabilir, birlikte çalışırlarsa ölülerle bile konuşabilirler.

Zayıflıkları:

• Perilerin kanatlarının kesilmesi onları güçsüz düşürür.
• Doğadan uzun süre uzak kalan bir peri ölüme yaklaşır.
• Eğer kötü periler birbirlerini bulup birlik olmaz ve iyi periler tarafından gerçek kimlikleri öğrenilirse, ölürler.
• Kalplerine verilecek bir hasar periler için ölümdür.
• İyi ve kötü periler doğaya zarar vermez. Doğaya ihanet eden periler büyük bir acı içinde kıvranır ve ölür.

Avcılar:

İnsanlığın varoluşundan bu yana avcılar da vardır. Öldüreni öldürme amacıyla yola çıkan bu insanlar, kendilerine dört tane ana dal belirlemişlerdir. Oyuna avcı olarak katılmak isteyen oyunculatımızın bu dört daldan birini seçip onun üstünde ustalaşması/usta olması gerekmektedir. Acemi bir avcı olarak başlamaya karar verenler ise kendi alanlarının ustalarından destek almalılardır.
Avcılar birlikte ortak bir strateji üretir, tek başlarına olmak yerinde bütün bir takım halinde çalışırlar.

1) Saggitarius (Okçular)
2) Jaculator (Tetikçiler)
3) Venefica (Irklara Özel Zehir Üretenler)
4) Pugnator (Dövüşçüler)

Avcılar elfler ve iyi periler hariç tüm ırklara düşmanlardır ve bu ırklar atağa geçince atağa geçerler. Psikolojik ve fiziksel açıdan güçlüdürler.


Yetenekleri:

• Seçtikleri alanda ustalaştıklarında, doğaüstü olan ırklara karşı koyabilecek seviyeye gelirler.
• Fiziksel olarak güçlü oldukları gibi psikolojileri de güçlüdür.
• Kıvrak zekalılardır.
• Tüm ırkların zayıflıklarını bilirler.
• Lotus çiçeği, gümüş silahlar ve kurtboğanları vardır. Bu yüzden onlara saldıran diğer ırklar dikkatli olmalıdırlar.

Zayıflıkları:

• Normal insanlar olduklarından bir insanı öldüren her şey onları öldürür.
• Yakın dövüş alanında gelişmeyen avcılar silahsızken öldürülebilir.
• Ağır yaralar ve kan kaybı onları öldürür.
• Yalnız olan avcılar diğer saldırgan ırklara kolayca yem olur.

Grapho Semti: Şehrin en küçük semti olan Grapho, ismini içinde bulundurduğu büyük Graphoma Dağı'ndan alıyor. Bu dağın tepesinde, Promaja'nın tek budist tapınağı var. Çıkması oldukça zahmetli olan Graphoma Dağı pek çok gizemi de içinde barındırmakta. Orenda ile dip dibe olan bu semt de aynı Orenda gibi sakin. İçinde yaşayan kesimin çoğunluğu dindar insanlardan oluşmakta. Ailesinin zoruyla orada kalan birkaç genci saymazsak, sessizlik isteyen ve buna sahip olan bir semt.

Finifugal Semti: Rengarenk ışıklar, masmavi bir gökyüzü ve her zaman sokaklarda yankılanan kahkahalar.. Gökdelenler ile süslenen bu güzel semt Candido'nun istediği Cennet Şehir fikrine en çok uyan yer gibi görünüyor. Şehrin turizm merkezi ve aynı zamanda Promaja'nın tarihine ev sahipliği etmiş olan bir yer. Kurulan ilk semt olan Finifugal'da bolca sanat müzesi, tema kafe ve oyun merkezi bulabilirsiniz. Ancak her güzel şeyin bir de karanlık tarafı vardır, değil mi?

Mágoa Semti: Promaja'nın sahile sahiplik eden semti olan Mágoa, aynı zamanda şehrin en büyük üniversitesini içinde bulundurur. Her hafta yapılan tekne turları ve güzel manzarası ile dikkat çeker. Sabahları oldukça huzur verici olan Mágoa sahilinde güzel bir yürüyüş yapmak herkesi rahatlatabilecek türden. Kordonunda ise bolca kafe ve minik restorantlar bulunuyor. Ara sokaklardaki barlar, kafa dağıtmak için en uygunu. Tam bir öğrenci şehri olan Mágoa'da genel olarak apartmanlar var.

Sukha Semti: Şehrin pek çok lisesini içinde barındıran bu semt ise tam olarak bir aile semti. Promaja halkının büyük çoğunluğunu barındıran bu semt, sakin olduğu kadar eğlenceli insanlara da ev sahipliği ediyor. Büyük bir lunapark ve şehirdeki en bilindik alışveriş merkezi olan Canosso Alışveriş Merkezi Sukha'da. Geriye kalan kısımlarda ise çoğunlukla müstakil evler bulunmakta.

Orenda Semti: Bir kısmı tamamen ağaçlarla kaplı olan bu semt, şehrin en uç kısmındadır. Diğer semtlere göre daha sakin olmasına rağmen şehirdeki en büyük bilim akademisi burada ve aktif bir şekilde eğitim ile çalışmalara devam ediliyor. Ayrıca pek çok tarihi kitap da bu semtin halka açık kütüphanesinde saklanmakta ve oraya gidip bu kitapları inceleme hakkına sahipsiniz. Ancak kütüphanenin yasaklı kısmına girenler büyük bir bela ile baş başa kalır.